Bugün Kırcaali Bölge Müftüsü Beyhan Mehmet, beraberinde Merkez Camii Derneği /Encümenliği/ Başkanı Abdullah Şevki ile Vali İvanka Tauşanova'nın davetlisi olarak son günlerde basında büyük yankı uyandıran ezan sesi sorunu ile ilgili görüştüler. Kırcaali Haber Gazetesi’nin Bölge Müftüsü’nden aldığı bilgiye göre, görüşmede hayırlı neticeler elde edildi ve ezan sesi sorunu çözüldü. Böylece bundan dolayı Kırcaali'de meydana gelen gerginlik yatışmış oldu ve netice itibariyle Müslümanlar yeniden anayasal haklarına kavuştular.
Beyhan Mehmet, "Bundan 3 ay öncesinde Kırcaali Valiliği’ne yapılan şikayet doğrultusunda Valilik,
Bölge Sağlık Müfettişliği’ni
(RZİ) devreye sokarak cami hoparlöründen
verilen ezanları denetleme maksatla müfettiş memurları gönderilmişti. Devlet
kanunlarında ezanın 60 desibele kadar yüksek sesle okunmasına sahip olduğumuz
belirtilmiştir. Ancak ben anayasal haklarımızı araştırdım ve toplumu rahatsız
edici seslerin müzik sesleri, her tür taşıt aracı sesleri ve diğer insan
faaliyetlerinden kaynaklanan sesler oldukları belirtilmektedir. Mabetle ilgili
gerek camideki ezan, gerek kilisedeki çan sesinin buna dahil olmadığını
gördüm", diyerek olayın nereden kaynaklandığını anlattı.
Bölge Müftüsü, "Kırcaali hoşgörü şehri, hatta başkenti, dolayısıyla
Müslümanları çan sesi, Hıristiyanları ezan sesi rahatsız etmemeli. İç içe
yaşanılan bir topluluğuz biz, hoşgörünün ön planda olan bir topluluğuz. Kaldı
ki en uzun ezan Erdinç Hoca okuduğu zaman bir buçuk dakika sürüyor. Avni Hoca, okuduğu zaman ise ezan bir dakikayı
geçmiyor. Dolayısıyla bu kadar kısa bir zaman zarfı içinde, tabiri caizse ağzını açıncaya kadar kapadığın bir
ortamda birilerinin bundan rahatsız olması haliyle bizi çok üzdü. Çünkü biz bu
toplumun vatandaşlarıyız, tabiri caizse 500-600
yıllık bir mazimiz var. Anayasa da belirtildiği gibi devletin resmi dini
Hıristiyanlıktır ama Müslümanlar da Hıristiyanların sahip olduğu aynı haklara
sahiptirler. Gerek kültürel, gerekse medenî haklarını, dinî vecibelerini yerine
getirmede özgürlerdir diye bir temas var" diye kaydetti.
Beyhan Mehmet,
"Ezan okunduğu zaman en azından pazar ve etrafındaki insanların duymasının
sağlanılması lazım. Ezanın manası duyurudur, davettir, namaz vaktini
hatırlatmadır. Müslümanlar, namaz
vaktini biliyor demek işi çözmüyor. Çünkü dışarıdan gelen Müslüman bu evrensel
çağrıyla namaza gelecektir. Muhtemelen düşünce odur" diye ifade etti.
Bölge Müftüsü, "Şikayetler üzere ilk dönemde ezan verilen cami hoparlörü
denetlendi ve mart
ayı içinde bir sorun yoktu. Daha sonraki aylar içinde ezan sesi düzeyinin 60
desibel olması gerekirken, denetimlerin birinde 63 olduğu tespit edilmiştir.
Aslında çok fazla fark yok, dikkat ederseniz. Diğer denetimlerde de hoparlörden
verilen ezanın 70 ve 77 desibel
yüksek seste olduğu tespit edilmiştir. Bizim rahatsız olduğumuz taraf şu oldu:
Hoparlörün sesine kısıtlama getirince artık RZİ kurumundan müfettişlerin
ayarlamayı doğru mu yapamadılar, o kısmı ben tam olarak bilemiyorum. Fakat
cihazdan çıkan sesin 60 desibel düzeyinde değil de, 40 desibele ayarlandığı
ortaya çıktı. Dolayısıyla camiden okunan ezan, inanın, cami bahçesinden, Müftülükten ve şuradaki pazar yerinden
duyulmaz hale geldi.
Haliyle cemaatimizin de büyük tepkileri oldu. Dolayısıyla malumumuz Peygamber
Efendimiz (SAV), "Her insanın malı, canı, efendim, kanı, dini
kutsaldır", buyuruyor. Dolayısıyla Peygamber Efendimiz (SAV) yüzyıllar
öncesinde herkes bu özelliklerini yerine getirirken özgür olduğunu dile
getirmiştir. Ben Müslümanları temsil eden yönetici olduğum için haliyle onların
arzularını göz önünde bulundurarak,
camide
ezan sesinin dalgalanmasını sağlamakla yükümlüyüm. Bu doğrultuda da
rahatsızlığımızı bugün Vali İvanka Tauşanova ile bir araya geldiğimizde dile
getirdim. Vali Tauşanova da
bu konudan rahatsız olduğunu, bir yerde geçişmenin olduğunu dile getirdiler.
Ortak dilde konuştuk ve bu konu, inşallah toparlandı. Vali, bize ilgi, alaka gösterdi ve biz bu yönden
memnun kaldık" diye vurguladı.
Kırcaali Merkez Camii
Derneği /Encümenliği/ Başkanı
Abdullah Şevki, "Müftünün de dediği gibi kanunlara göre topluma
rahatsızlık veren herhangi bir insan faaliyetinden kaynaklanan bir tür sesler,
ses veya gürültü kirliliği olarak kabul ediliyor. Fakat kilisenin çanı,
Müslümanların ezanı, Yahudilerin hazanı kanunlarda kirli ses olarak
tanımlanmıyor. Biz Müslüman topluluğu olarak kimseyi rahatsız istemiyoruz, ama ezan sesinin de susturulmasına
kesinlikle izin vermeyeceğiz. İzin verilen 60 desibel yeterli, ezan sesi
rahatlıkla duyuluyor, ancak
yapılan denetimlerde suiistimal edilmiştir" dedi.
Resmiye MÜMÜN
13 Haziran 2012, Kırcaali Haber Gazetesi Sitesi
27 Haziran
2012, Kırcaali Haber
Gazetesi
Няма коментари:
Публикуване на коментар